Sevilecek biri olmadığın zamanlarda bile Seni Sevmeli...
Sarılacak biri olmadığın zamanlarda bile Sana Sarılmalı...
Dayanılmaz olduğun zamanlarda bile Sana Dayanmalı...
Dost dediğin; fanatik olmalı;
Bütün dünya seni üzdüğünde Sana moral vermeli.
Güzel haberler aldığında seninle dans etmeli,
Ve ağladığında, seninle ağlamalı...
Ama hepsinden daha çok;
Dost matematiksel olmali;
Sevinci çarpmalı...
Üzüntüyü bölmeli...
Geçmişi çıkarmalı...
Yarını toplamalıi...
Kalbinin derinliklerindeki ihtiyacı hesaplamalı...
Ve her zaman bütün parçalardan daha büyük olmalı...
İşi bitince seni bir tarafa atmamalı...
C*MEHMETC* Çok samimi iki dost ve arkadaşlardı. Fakat bir tanesi çok kurnaz atılgan ve hareketli, diğeri ise çok saf, dürüst ve sessizdi. Bir gün kurnaz olan arkadaş , diğer arkadaşın yanına giderek işlerinin bozulduğunu söyler ve kendisinden para ister. Samimi dostu onu hiç kırmaz ve elindeki bütün parayı arkadaşına verir. Arkadaşı bu parayla işlerini düzeltir.
Bir süre sonra kurnaz olan yine arkadaşının yanına gider ve arkadaşının evlenmek üzere olduğu nişanlısını çok beğendiğini ve kendisine vermesini ister. Arkadaşı çok şaşırır, ne diyeceğini bilemez.Fakat aralarında o kadar kuvvetli bir sevgi vardır ki arkadaşına hayır diyemez, nişanlısını arkadaşına verir.
Zaman içinde Saf olanın işleri bozulur ve birden arkadaşı aklına gelir ben ona sıkıştığında iyilik yapmıştım diyerek arkadaşının iş yerine gider ve kendisine çalışması için iş vermesini ister. Arkadaşı ona iş vermez. Bizimki pişmanlık ve üzüntü içinde geri döner ama yinede arkadaşına kızamaz. Bir gün sokakta dolaşırken yanına hasta ve yaşlı bir adam yaklaşır. Fakir olduğu için ilaç alamadığını söyler. Bizimki yaşlı adamcağıza acır, istediği ilaçları alır ve adamcağıza verir. Kısa bir süre sonra yaşlı adamın öldüğünü duyar. Yaşlı adam çok zengindir ve bütün mirasını kendisine bırakmıştır.
Saf adam artık zengindir. Biraz da sevdiği dostuna olan kırgınlığıyla dostunun iş yerinin karşısında bir ev alır ve oraya yerleşir. Bir gün evinin kapısını dilenci bir kadın çalar. Yaşlı kadın çok aç olduğunu, kendisine yemek vermesini ister. Bizim saf hiç düşünmeden kadını içeri alır karnını doyurur, Kimsesi olmadığını öğrendiği kadına;
Kendisinin de yanlız olduğunu söyler ve bu evde birlikte yaşıyalım sen evin işlerini ve yemekleri yaparsın der, yaşlı kadın hiç düşünmeden kabul eder. Bir süre sonra yaşlı kadın bizimkine, kendine uygun bir kız bulup evlenmesini söyler. Bizimki böyle bir kızı nasıl bulacağını, kendisinin tanıdığı olmadığını söyler.Yaşlı kadın ona uygun bir kız tanıdığını ve kendisiyle görüştürebileceğini söyler. Görüşmeler sonucunda evlenmeye karar verilir ve düğün davetiyeleri basılır. Bizimkisi kırgın olduğu halde çok samimi dostunu yinede unutamamıştır. Biraz da geldiği konumu görmesi açısından samimi arkadaşına da davetiye gönderir . Düğün günü gelir çatar. Saf adam düğün salonunda bir şeyler söylemek isteğiyle mikrafonu alır ve başlar yaşadıklarını anlatmaya; --Eskiden çok sevdiğim bir dostum vardı. Bir gün işleri bozulunca benden borç para istedi elimdeki bütün parayı verdim. Evlenmek üzere olduğum nişanlımı çok beğendiğini söyleyerek benden istedi. Çok üzülerek onu da kendisine verdim . Çünkü biz gerçek dosttuk onun üzülmesini istemedim. işlerim bozulduğunda onun fabrikasına gittim ve çalışmak için kendisinden iş istedim. Bana iş vermedi. çok üzüldüm, ama yinede arkadaşıma kızmıyorum .çünkü biz gerçek dosttuk. Bu konuşma üzerine kurnaz olan arkadaşı daha fazla dayanamaz
mikrofonu eline alır ve başlar konuşmaya; Benim de bir zamanlar çok sevdiğim bir dostum vardı. İşlerim bozulduğunda kendisinden para istedim, bütün parasını bana verdi. Sonra ondan nişanlısını istedim, üzülerek nişanlısını da verdi. Nişanlısını istememin nedeni o kadının arkadaşıma layık olmamasıydı (Hayat kadınıydı) Kendisi çok saf olduğu için arkadaşımı o kadından bu şekilde kurtardım.İşleri bozulduğunda gelip benden iş istedi, Arkadaşımı kendi emrimde çalıştıramazdım, o yüzden iş vermedim. Günün birinde karşılaştığı yaşlı adam benim babamdı. Babam ölmek üzereydi, onu arkadaşımın yanına ben gönderdim ve mirasını ona ben bıraktırdım. Evine gelen dilenci kadın benim annemdi.
Ona bakıp iyi yaşamasını sağlamak için gönderdim. Şu anda evlenmekte olduğu kız de benim kız kardeşim. Onu arkadaşımla evlenmesine ben ikna ettim. Değerli misafirler, işte biz böyle dostuz C*MEHMETC*
mehmet
DERTLER--DERYASI
Yalnızlık Dört Yanımı Sarmış Olsa da
Sensizlik Yollarımı Tutmuş Olsa da
Zamansız Bir Depreme Tutuldu Kalbim Tutulsun Sensiz Ölmek Zamanı Şimdi
Bir Şeyler İlk Aşkımı Hatırlatsa da
Son Aşkım SendinAsla Anlamasan da
Zamansız Bir Ölüme Sebep Sen Oldun Kabullen Yok Olmamı Bir Tebessümle
Biliyordum...
Suskunluğuna öyle alışmış ki zemheri yüreğim,
Sen söylemesen de,getirmesen de dile ve anlam getiremesem de;buralara ait olmadığını kabullenebiliyorum...
Kimlere uzanıyordu ellerin?
Benimkilere dokunmama nedenine nasıl da uzaktı gözlerim...
Oysa tenim bir nefes uzağındaydı,
Sense sadece soluksuzluğunu verirdin bana...
Cayır cayır sana yanan ve bir o kadar susuz,
Bir o kadar ıssız,
Sana,varlığına,bana kattıklarına ve belki daha da fazla aldıklarına rağmen hâlâ masum bir bekleyiştir bu...
Ekmekle katık edecek kadar bile değildir umudum
Olsun da...doyurmasa da olur
Bir bak yeter...konuşmasan da olur
Karmakarışık,derbeder bir yerlerdeyim ben
Kendimi kaybettim,bulamıyorum...(Bulsana beni...)
Sonu gelmeyen bekleyişlerden,gecelerin bitimsizliğinden,içimdeki sancıların canımı yakmasından öyle yoruldum ki...
Ve sıkıldım...
Bunları tek başıma aşacak gücü kendimde bulamamak çok koyuyor bana
Yokluğun vurdu zayıflığımın ortasındayken ben,
Yediremedim gururuma...dudaklarda sus kaldım
Yağmurlar yağdırdım gittiğin şehre,
Sen olmayınca...gözlerde yaş kaldım...
Sen gideli çok oldu,
Bir sevdam kaldı bende geriye.
Sakın verme sendeki sahte aşkı ellere sevda diye.
Her şeyin bende sevdiğim sen nerdesin
Aldanışlarım, alışkanlıklarım bir de yalanların kaldı sende, sakla .
Yakışır sana
Elvedasız gitmen acıttı canımı varlığında çektiğim acıdan daha çok.
Çok değilmiş varlığın
Oysa o boşluğu dolduran benim tek
zoRmu$ asLında sensizLik, hatta çok zoR..
sésini duymadan uyumak, séni aRayamamak..
sadéce sendén geLécek teléfonu bekLemek,
Tabii araRsan.. !
néden yoksun yanımda ?
Ya da nedén yokum yanında ?
heR an séni dü$ünüyoRum, héR anı seninlé yaşaR oLdum..
ve sénin aRtık bundan habéRin var...
maaLésef ki vaR.. !
ßir cévap biLe vermédin bana..
iki gün géçti, haLa habér yok...
nereLerdésin, ne âlemdésin biLmiyoRum...
ama biLmék istiyoRum..
o son konu$mamız diyeceqim bi konu$mamız biLé oLamadı hayatımızda,
éski sen gittin.. !
sanki bir ba$kasıydı sana ait oLan bénde ne vaRsa aLıp qidén..
sanki ba$kasıydı...
koRkuyoRum..
sana niye söyLédim ki sanki ?
niyé öqréndin ki ?
ßén sessizcé çékip qitmésinide biLirdim.. !
olan biteni biR ßén biLirdim biRde yüce mevLâm..
nasıL oLsa ruhun duymazdı unuttuqun biR sevenin vaRmıydı ?
dua oLdu adın diLimdé...
sén ise qözLerimdé qörülén tek qerçek..
bakışLarımdaky ték sevinç, bakı$Larımdaki ték hüzün..
éLveda yaşayamadıqım kaLbimdéki o sévda....
BEN SENİ SEVDİMMİ
Ben seni sevdim mi? Sevdim, kime ne
Tuttum, ta içime oturttum seni
Aldım, okşadım saçlarını, öptüm
İçtim yudum yudum güzelliğini
Ben seni sevdim mi? Sevdim elbette
Bendeydi özlemlerin en korkuncu
Çıldırırdım sen ne kadar uzaksan,
Aşk değil, hiç doymayan bir şeydi bu
Ben seni sevdim mi? Sevdim doğrusu
Sevdikçe tamamlandım, bütünlendim
Biri vardı ağlayan gecelerce
Biri vardı sana tutkun; o bendim
Ben seni sevdim mi? Sevdim en büyük
En solmayan güller açtı içimde
Ömrümü değerli kılan bir şeydin
Sen benim boz bulanık gençliğimde
Ben seni sevdim mi? Sevdim, öyle ya
Bir çizgiye vardım seninle beraber
Ve bir gün orada yitirdim seni
Ben seni sevdim mi? Sevdim....
......kırık bir aşk.............hikayesi bu...
..umutsuzluklarla..........ve hüzünle dolu...
güneşinden yoksun; umut, bulutlar ardında
gökyüzü kapkaranlık ve biz burada ışıksızız
yollar aşılamaz türden, ufuklar bizden uzak
.bugünler mutsuz ve yarınlar çok umutsuz
...amaçlar belirsiz ve araçlar çok yetersiz
.....görüşebilmek zor, görüşmemek zor.
.........sevebilmek ve de sevilebilmek,
............ne kadar mümkün sence?
...............ne kadar olası bu düş?
..................birleşebilir miyiz?
.......................sen-ve-ben
.........................bir gün!
...........................?
Sesini duyduğunuz anda avuçlarınız
terlemeye kalbiniz deli gibi
çarpmaya başlıyorsa... Bu aşk değil
HOŞLANMAKTIR.....................
Ellerinizi ondan çekemiyor sürekli dokunmak sarılmak istiyorsanız ... Bu
aşk değil ARZULAMAKTIR......................
Yanınızda bir tek o olduğu için onu
istiyorsanız.... Bu aşk değil
YALNIZLIKTIR.........................
Herkes onunla olmanızı beklediği için
onunlaysanız... Bu aşk değil
SADAKATTİR..........................
Size sıcak , yakın davrandığı için
onunlaysanız. Bu aşk değil
KENDİNE GÜVENSİZLİKTİR........
Üzülmesini istemediğiniz için
onunlaysanız... Bu aşk değil
ACIMAKTIR..............................
Ona değer verdiğiniz için hatalarını hoş görüyorsanız.. Bu aşk değil
ARKADAŞLIKTIR.......................
Bütün gün ondan başka hiçbir şey
düşünmediğinizi söylüyorsanız..Bu aşk değil KOCA BİR YALANDIR.................
Onun iyiliği için kendinizden çok şey
feda edebiliyorsanız... Bu aşk değil YARDIMSEVERLİKTİR.................
AmaO üzgünken sizin de kalbiniz acıyorsa
İşte bu AŞKTIR..................................................................................
Tarif edemediğiniz bir duygu yüzünden
ondan bir türlü kopamadığınızı anladiysaniz. İşte bu
AŞKTIR.......................................................................................
O herkese güçlü görünmesine rağmen
içindeki zayıflığı,buruklugu
hissedebiliyorsanız.. İşte bu
AŞKTIR.........................................................................................
Başkalarını gözünüz görmüyorsaO sizin icin Dünyanizsa
Sadece yüzünü degil kalbinin güzeligini fark etiyseniz bir Ömrü onunla
Yaslanarak gecirmek düsüncesi size heycan ve huzur veriyorsa
hiç pişmanlık duymadan onunla kalmaya devam edebiliyorsanız.
İşte bu AŞKTIR.........................................
ŞEREFSİZ SEVGİLİM DERTLER-DERYASI
Söylesene yalnızlık nedir bilir misin?
Deli gibi severken
Hiç yalnız kaldın mı?
Yağmur Gibi Yüreğimde Tutuklusun..
Yine sonbahar yağmurları başlamış
Bütün sevgisiyle toprağı yıkıyor
Sevgisini en güzel iletmenin yolunu bulmuş
Kana kana doyuruyor..
Bende bir gün yağmur olup gelsem
Senin o güzel yüreğine yağsam
Sevgiyle kollarını,yüreğini bana açıp
Sende benim yağmurumla yıkanır mısın ?
Eller açılmış, gönüller dilek tutmuş,
Sevda dilek olup yüreklerde yer tutmuş,
Sevdayla bürünen kalpler acıyla dolmuş,
Yağmur kalplerdeki acıları bir bir yıkamış,
Sabahları aydınlanan gündüzlerim
Geceleri kararan yüreğimi
İçimden isyan eden benliğimi
Yıkamaya gücü yeter mi acaba yağmurun.
Nasıl sonbahar yağmurlarına tutkunsa toprak,
Hasretle bekliyorsa tutkunu olduğunu,
Bende seni öyle hasretle bekliyorum,
Sen yüreğimde tutuklusun biliyor musun ?
SENDEN BAŞKASI
KÖR ETMİŞLER GÖZLERİMİ
SENDEN BAŞKASINI GÖRMESİN DİYE.
KESMİŞLER DİLİMİ
SENDEN BAŞKASIYLA GÖRÜŞMESİN DİYE.
ZİNCİRLEMİŞLER ELİMİ
SENDEN BAŞKASINI TUTMASIN DİYE.
ALMIŞLAR KALBİMİ
SENDEN BAŞKASINI SEVMESİN DİYE..!
yaLnızLık mesken tutmussa kaLbinde,
kaLabaLıga daLmak nafiLee!!..
AŞK...
Aşk nedir biliyormusun ??
...Aşk eski bir hikayedir ama her zaman yepyeni...
Ve aşk, öyle engin bir deryadır ki, ne kenarı
vardır, ne de ucu bucağı...
Sana desem ki;
Aşk Kalbin
Göklere yükseldiği
Bilmem yeterli olurmu?
Aşkın ilk soluğu,
Mantığında son soluğudur
Bitmeyen bir sarkıdır aşk
dudaklarda
Türkü,
ruhunu acan baharın sesi gibi..
Nasıl,nereden gelir bilinmez
öyle sessiz ve güclü.
insan kalbindeki aşk
dört nala giden bir attır.
ne dizgin anlar ,
ne ses dinler
Ask insanı kılıcsız zapteder ve ipsiz bağlar.
Aşkı anlatmak,
suya mektup yazmaktan
farksızdır.
Ask işte,
Bu üzerimdeki…..
Sıcak düslerden arta kalan bi rüyanın rengi…
Bu saçlarımdaki kırlıklar hayallerimden arta kalan kırıklıklar.. bilirsin…
Sevdalıklara uyanılan onca sabahın mahmurlugu üzerimde düs yıkıklıgı beraberinde..
Ve dondurucu bir soguk bedenimdeki…acı verior bilirsin…
Bu gözlerimdeki…
Bu donuk..Bu cansız..Bu dalgın bakıslar….
Babannemden kalma çeyiz sandıgımdaydı sana rastlayana kadar…
Oda böyle dalgındı simdi anlıorum sebebi neymis…
Onada emanetmis meger bütün acılar…
Yer çekimine yenik düsen bi kaç su damlasına ragmen alabildigine siyah… Alabildigine iri..
Bakarken doyulamayacak kadar güzeldi bakıslarım aynada…
Belkide..
Belkide bana öyle geliyordu bi avuntuydu kendimi kandırdıgım…
Ve belki içime akıtılan yüzlerce irine inat hayatı herseye ragmen seviyordum…
Bu sözlerimdeki..
offf….
Ne bu karamsarlık??..biliyorsun hep böyleydim…
Bu suskunluk,yüregimdeki onca enkaza ragmen…
Gözlerimdeki bunca yasa…
VE..
Yüregimdeki sana inat….
Seni terkedip gittigim o güne inat…
Bugün ellerimden tutan…ama..Sen olmayan o koca yalana inat…
Susuyorum iste..
Bu belkide bir yüregin kendini attıgı bir cezaevi..
Bir mezbaha lesler içinde..
Ve bir mezarlık belkide..Senide Benide diri diri gömdügüm…
Sanma sevdigim..
Yalan gülüslerime kanma..
Bu üzerimdeki kefenim…
Bu gözlerimdeki hayallerim…
Bu yüregimdekide sensin…
Giden sen..Ugurlayan arkandan Ben…
Biten bir BiZ…
Kalan iki ölü..Biliyorsun….
Bile bile gidiyorum……
KıRgInIm HeMdE cOoOoOoOk
en çok da kendime kırgınım..
söylediğim tüm yanlış sözler için..
boğazım patlayana kadar bağırdığım için..
sana değil kendime kızdığım halde suçu başkalarında arama huyumdan vazgeçemediğim için..
sen bana hep destek olduğun halde ben hep daha fazlasını beklediğim için..
işin içinden çıkamadığımda, fırtınalar estirip savurduğum için..
bir hortuma dönüşüp önüme geleni darmadağın ettiğim için..
sen o kapıyı çarpıp çıkıp gidip, ardında beni bıraktığın için..
bana küsüp günlerdir benle konuşmadığın için..
senle sohbet etmeyi ve uyurken elimi tutmanı özlediğim
halde rüyalarında bile bana kızmaya devam ettiğin
için..
"gel sarılıp barışalım.." diyerek sana ağlayarak geldiğimde, bana
"birbirimize sarılınca, yaralar da sarılacak mı.." diye sorduğun için..
kırgınım ben hem de çok..
defalarca af diledim senden..
affettin mi bilmem..
ben kendimi ne zaman affedeceğim, onu hiç bilemem.
BİR DAHA AŞIK OLAMAM BU ŞEHİRDE
İKİ KEZ YIKANILMAZ Kİ BİR NEHİRDE…
SULAR AKIP GİDER YÜREĞİN YİTİP GİDERKEN
DEĞİŞMEZ SANDIĞIN ARTIK YOK…
KENDİMİZİ Mİ SEVDİK
ASLINDA YOK YOK BECEREMEDİK AŞKI...
YALNIZLIKTAN BAK KORKTUK
GALİBA KOPTUK KENDİMİZDEN
YENİLDİK...
BİR DAHA CANIMI YAKAMAZ HİÇ KİMSE
UZAK DUR BENDEN EY AŞK MÜMKÜNSE
BİR DAHA CANIMI YAKAMAZ HİÇ KİMSE
UZAK DUR ANLA BENİ AŞK MÜMKÜNSE
ZAMAN AKIP GİDER BEDENİN YİTİP GİDERKEN
YENİLMEZ SAYDIĞIN ARTIK YOK
KENDİMİZİ Mİ SEVDİK
ASLINDA YOK YOK BECEREMEDİK...
DINLEMEK ICIN TIKLAYIN
SEVDAMI ANLARMISIN
*dertler-deryasi* Mehmet
Çocukken geceleri yıldızlara bakardım...
Başımı gökyüzüne kaldırır heyecanla yıldızları sayardım.
Kaçında aşk vardı,
Kaçından böyle görünürdü gökyüzü, Kaçında denizler bu kadar güzel ve kaçında aşk maviydi...
Yıllar sonra senin gözlerinde gördüm yıldızları...
Gözlerinde o çocukluk heyecanımı yaşadım yeniden.
Mavi denizleri, mavi gökyüzünü, mavi aşkı gördüm...
Belki de onun için sen gözlerini kapattığında sönüyor yıldızlarım...
Gözlerinden bir yol çizdim kendime, Yıldızlara tutunarak ulaştım aşka... Aşk maviydi; gözlerinde aşka bulandım...
Şimdi belki de bu yüzden;
Gözlerini kapadığında yolumu kaybedişim...
Şiirler okurdum gökyüzüne bakarak; Nefesimden cam buğulanırdı...
Adımı yazardım o şiirli buğuya,
Yanında bir boşluk bırakarak...
Sonra yanına eklenecek mavi aşkımı hayal ederdim saatlerce...
Şöyle olmalı, böyle bakmalı, böyle konuşmalı...
Şimdilerde gözlerine bakarak şiirler okuyorum içimden, sen duymuyorsun...
Gözlerinin buğusuna adımı yazıyorum, Yanına da mavi aşkımı;
Yani seni...
Kapasan gözlerini, buğusu silinecek, Adım silinecek gözlerinden, aşk silinecek...
Bir şiir okuyorum soğuk cama yaslanıp;
;Yokluğun cehennemin öbür adıdır
Üşüyorum kapama gözlerini; diye biten...
Şimdi gözlerini kaparsan;
Gözlerindeki yıldızlar sönecek...
Şimdi gözlerini kaparsan;
Maviler çok üşüyecek...